T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
İSTANBUL / FATİH - İstanbul Erkek Lisesi

Konuşurken Uyulması Gereken Görgü ve Nezaket Kuralları

İnsanın başına ne gelmişse dilinden gelmiştir. Zira, insanları diğer canlılardan ayıran en önemli özellik konuşmaktır. İnsandan başka konuşan canlı yoktur. Yalnız insanlra erilmiş olan bu konuşma özelliğini en iyi ve en mükemmel şekilde kullanmak gerekmez mi ?

Biz işte bu yüzden bu yazımızda konuşmak üzerinde duracağız. Ancak size, hitabet sanatını veya konuşmanın çeşitli cephelerini anlatacak değiliz. Zira bu tür bir izahat bu yazının amacı dışındadır. Bu yazı dizisinde konuşmanın, görgü ve nezaket ile ilgili kısmı üzerinde duracağım.

Bu izahatımızı da ;

1) Konuşurken neler söylenir, neler söylenmez?

2) Konuşmada nezaket

olmak üzere iki kısımda sunacağım.

Konuşurken Neler Söylenir, Neler Söylenmez ?

Konuşurken uyması gereken görgü kurallarını bilmesine rağmen konuşurken bu kuralları unutan pek çok insan bulunmaktadır. Halbuki en çok konuşurken görgü ve nezaket kurallarına uymak gerekir.

Herhangi bir kimseye hitap etmede ilk esas, ifadelerin gayet nazik ve sayılı biçimde olmasıdır. Bayanlarla konuşurken çok nazik ve iltifatkâr olmayı ihmal etmemeli ve sert deyimler kullanmaktan kaçınmalısınız.

Konuşurken dinleyeniniz kim olursa olsun konuştuğunuz kimseye bir gün aleyhinizde kullanılacak bir şey söylemeyin. Yani lafı uzatıp lüzumsuz şeyler söylemeyin. Hele bir üst hakkında lehte olmayan hiçbir şeyi dinleyeninize söylemeyin..

Sohbet halinde fikirlerinize ve inanışlarınıza tamamen zıt bir şey söylense dahi hemen cevap vermeye veya kendi fikrinizi söylemeye çalışmayın. Eğer ille de söylemek istiyorsanız görgü ve nezaket kurallarının dışına çıkmadan sakin bir şekilde açıklayın ve ilk fırsatta konuyu değiştirin.

Sizden daha kıdemli, yaşlı ve tecrübeli kişilerle olan sohbetlerde daha çok dinlemeyi tercih ediniz. Söz gümüşse sükut altındır unutmayın..

Bir şey söylemek için konuşmayın. Konu hakkında yeterince bilginiz yoksa bunu söylemekten çekinmeyin.. Ama ne olursa olsun bilmediğiniz bir konuda bir şey söylemeyin.

Genel konuşmalarda dinden, ırk üstünlüğünden ve politikadan konu açmak, pek nahoş bir konuya giriş olur...

Ayrıca ölümden, felaketlerden, kazalardan, ciddi yaralanmalardan bahsetmek de hiç hoş olmaz.

Grubun içinden birinin yaşından bahsetmek de doğru değildir. Zira yaşlı veya genç, erkek veya bayan yaş konusunda pek hassas olabilirler.

Bir konu üzerinde konuşurken dinleyicilerinizin yüzüne bakmalı ve sözlerinizin etkilerini kontrol etmelisiniz.

Dinleyicilerin ilgisini çekmeyen bir konuşmaya devam etmek herhalde sizin lehinize puan sağlamaz.

Umumi konuşmalarda sözlerinizin etkilerini kontrol etmelisiniz.

İyi bir dinleyici olmalı ve söylenenleri de kaçırmamaya çalışmalısınız. Konuşurken karşınızdakilerin dikkatini, parmaklarınızı çıtlatarak, masada tempo tutarak başka tarafa çekmeyiniz.

Başkası konuşurken de ciddiyetle dinleyiniz, fikirlerine hürmet ediniz. Asla lüzumsuz gülmeyiniz. Bir başkasını zor durumda bırakacak bir konu ile ilgili bir hikaye anlatmayınız ve şaka yapmayınız.

Ses tonunuzu bulunduğunuz yere ve konuştuğunuz konuya göre ayarlamayı unutmayınız. Monoton bir konuşmayı dinlemenin ne büyük azap olduğunu bilirsiniz...

Konuşma Sırasında Dikkat Edilecek Diğer Noktalar

  • Dedikodudan kaçınınız. Dedikodunun doğru olduğunu yüzde yüz bilseniz dahi sizden duyulması hiç hoş değildir.
  • Hiç kimseye, duymasını istemediği bir şeyi söylemeyiniz. Bunu iyi teşhis ediniz.
  • Şişmanlıktan şikâyeti olanlara katiyen, "Biraz kilo almışsın" demeyiniz..
  • Hiç kimseye, "Yaşınızdan fazla gösteriyorsunuz" demeyiniz.
  • Hiç kimseye, "Anladın mı? Anladınız mı" demeyiniz. "Anlatabildim mi ? "demek daha yerinde olur...
  • "Bugün sizi çok iyi gördüm" deyiniz..
  • Konuşmayı tekelinize almayınız..
  • İmkân nisbetinde sıkıcı konuşma konularını değiştirmeye çalışınız.
  • Çok suskun olmayın. Nerede, ne zaman ve nasıl konuşulacağını biliniz...
  • Konuşmaya başlayınca kendi kendinizi kontrol etmeyi ve dinleyenleri etkiniz alında tutmayı biliniz.
  • İyi dinleyici, iyi konuşmacıdır sözünü hiç unutmayınız.
  • Yeni tanıştıklarınızla konuşurken resmiyeti hiç ihmal etmeyiniz.
  • Konuşanın sözünü kesmeyiniz.
  • Çatışmaya gidebilecek konuları ilk fırsatta değiştiriniz.
  • Özel olarak konuşan iki kişiye kulak misafiri olmanın çok ayıp olduğunu biliniz...
  • Bir mecliste kendi zenginliğinizden bahsetmenin doğru olmadığını unutmayınız...
  • Katılacağınız bir partiye iştirak edecekler ve onların ilgi duyduğu konular hakkında, önceden bilgi sahibi olmanız size çok şey kazandırır.
  • Bir bayana, istemediği müddetçe ismiyle hitap etmeyiniz.
  • Davranışlarınızın, tavır ve hareketlerinizin daime alçakgönüllü, hoş ve zarif olması gerektiğini aklınızdan hiç çıkarmayınız.

 

Konuşmada Nezaket

Bugün bütün medeni dünya,nazik şekilde konuşmaktadır. Nazik ve kibar konuşmalarda "sen" yoktur, "siz" vardır.

Biz de bütün konuşmalarımızdan "sen" kelimesini kaldıracağız. Karşımızdaki bir kişi de olsa dahi "siz" diye hitap edeceğiz. Bütün medeni milletler, dillerinden "sen" kelimesini çoktan kaldırdı. Konuşurken artık "sen" yok, "siz" var.

"Sen" orta çağın karanlıklarında kaldı. Çağımız "siz" çağıdır.

"Siz" diye hitap etmek, çağımızın görgü ve nezaket kuralıdır. Sen diye hitap etmek kalabalıktır.

Önemli NOT: Ancak çok yakın, samimi ve yaşıtınız olan kimselere "sen" diye hitap edilmelidir.(edilebilir)

Emir Vermek

Bir kişiye de çok sayıda kişiye de emir verirken, siz şeklinde ve soru şeklinde emir verilmelidir.

"Yapınız" denmemeli, "Yapar mısınız?" denmeli. "Gidiniz" denmemeli, "Gider misiniz?" denmelidir. "Yapar mısınız?", "Gider misiniz?" kelimeleri, karşınızdaki kişiye sorulmuş bir soru değildir. Kibar ve nazik bir şekilde verilmiş birer "emir"dir.

İyi Bir Dinleyici Olmak

"Söz gümüş ise sükut altındır." atasözü, susmanın ve dinlemenin değerini ne veciz anlatmaktadır.

Kibar ve nazik insanlar "iyi bir dinleyici" olmak zorundadırlar.

Kibar ve nazik bir insan, kimsenin sözünü kesmez; bunun bir kalabalık olduğunu bilir.

"İyi bir dinleyici" olmak, sadece görgü ve nezaketin gereği değil, hayatta muvaffak olmanın da şartıdır.

İnsan "iyi bir dinleyici" olmakla çok şey kazanır.

Etrafınıza bakınız; sevilen, sayılan, takdir ve hayranlık duyulan insanların " iyi bir dinleyici" olduğunu göreceksiniz.

"İyi bir dinleyici" olmak Allah vergisi değildir. İstek ve irade ile kazanılan bir üstün vasıftır.

"Dinlerken, yalnız kulakla değil, beyin ve ruhla da dinlemeli ve kendisini dinlediğiniz kimse buna fark etmelidir.

Unutmayınız !

"İyi bir dinleyici" olmakla, bu satırlarda anlatılmayacak kadar çok şey kazanacaksınız.

Şu anda kendi kendinize sorunuz! İyi bir dinleyici misiniz ? Değilseniz, bu iş zannettiğiniz kadar "zor bir iş" değildir. Kararı verip bir deneyiniz! Belki bana hak vereceksiniz...

 

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 22.02.2013 - Güncelleme: 05.10.2023 23:21 - Görüntülenme: 40248
  Beğen | 106  kişi beğendi